Ehl-i Beyt ve Osmanlı’dan miras bir vakıf anlayışı: Medine Sofrası

Çamlıca Şifahanesi Derneği. Bir ikram, ihsan, iyilik hareketi. Harem’den Haremeyn’e (İstanbul’dan Medine’ye) diyerek başlayan, dünyanın her yerinde sofra kurmayı hedefleyen Medine Sofrası başta olmak üzere farklı şekil, zaman ve mekânlarda sürdürüle gelen paylaşma, yardımlaşma ve dayanışma geleneği. “Yediğimiz değil, yedirdiğimiz; biriktirdiğimiz değil, dağıttığımız bizimdir” sözünü düstur edinen irfan...

“Yedirdiğimiz bizimdir, yediğimiz değil” Şifahane Derneği

“Zikrullah, namazdan efdaldir.” Abdülkadir Geylanî (ks)

‘O (sav) geçince Medine sokakları gül kokardı…’ Sahabe-i Kiram (ra)

‘Allah’ı (cc) biliyorsan başkasını bilme, Allah (cc) seni biliyorsa başkası bilmesin!’ Hz. Üveys

‘Ehli Beyt’im Nûh’un gemisi gibidir. Tabi olan selâmet bulur, olmayan helâk olur.’ Hz. Nebi (sav)

‘Yolumuz istememek, geri çevirmemek ve biriktirmemektir.’ Ahmed er-Rufaî (ks)

‘Hesabı Allah (cc) ile olanın kuldan alacağı olmaz’ S. Ali Seyfullah Hz.